Prostatik asiner adenokarsinomda p53 ve Bcl-2 ekspresyonları ile Ki-67 proliferasyon indeksinin değerlendirilmesi, histopatolojik ve klinik prognostik faktörlerle ilişkisi
Prostat kanseri günümüzde erkeklerde görülen en sık kanser olup, kansere bağlı ölümlerin ikinci sıradaki nedenidir. Son yıllarda prostat kanserindeki prognostik faktörler ile biyolojik olarak agresif potansiyelin tayininde moleküler belirleyicilerin önemi ilgi konusudur. Çalışmamızda prostat asiner...
Gespeichert in:
Veröffentlicht in: | Türk üroloji dergisi 2003, Vol.29 (3), p.250-257 |
---|---|
Hauptverfasser: | , , , , , |
Format: | Artikel |
Sprache: | tur |
Schlagworte: | |
Online-Zugang: | Volltext |
Tags: |
Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
|
Zusammenfassung: | Prostat kanseri günümüzde erkeklerde görülen en sık kanser olup, kansere bağlı ölümlerin ikinci sıradaki nedenidir. Son yıllarda prostat kanserindeki prognostik faktörler ile biyolojik olarak agresif potansiyelin tayininde moleküler belirleyicilerin önemi ilgi konusudur. Çalışmamızda prostat asiner adenokarsinomu tanısı ile radikal prostatektomi ve palyatif TUR yapılmış 34 olguda retrospektif olarak klinik ve histopatolojik özellikler incelenmiş;proliferasyon ve hücre siklus regülasyonu ile ilişkili olduğu bilinen p53, Bcl-2 ekspresyonu ve Ki-67 proliferasyon indeksi immünhistokimyasal yöntemle değerlendirilmiştir. Histopatolojik prognostik faktörler ile p53, Ki-67, Bcl-2 immünreaktivite yoğunluğu arasındaki ilişki istatistiksel açıdan irdelenmiştir. Gleason skoru yüksek ve düşük gruplar arasında tümörün evreleri yönünden farklılığı; tümör rekürrensi ile tümör volümü arasındaki ilişkiyi; p53 ve Ki-67 immünreaktivite yoğunluğu ile evre arasındaki ilişkiyi; p53 immünreaktivite yoğunluğu ile vezikülo seminalis infiltrasyonu arasındaki ilişkiyi istatistiksel olarak anlamlı bulduk. Sonuç olarak prostatik asiner adenokarsinomda p53. Ki-67 immünreaktivite yoğunluğu ve yüksek Gleason skoru kötü prognoz ile ilişkili görülmüştür. Yüksek tümör volümü saptanan olguların rekürrens açısından kısa sürelerle takibi önerilmelidir. Ancak Bcl-2 immünreaktivitesi prostatik adenokarsinomda anlamlı bir prognostik değer taşımamaktadır.
Objectives: Prostate cancer is the most common cancer and the second leading cause of death due to cancer in men. Increasing attention is turned to molecular markers as a probable means of obtaining information about the prognostic factors in prostate cancer and its biological aggressive potential. In the present study, we assembled a series of 34 radical prostatectomy and paliative TUR specimens retrospectively. We evaluated several molecular markers, p53, Ki-67 and Bcl-2, which are known to be involved in the proliferation and cell cycle regulation, immunohistochemically. Mutations of tumor suppressor gene p53 have been found in variety of cancers, including urological neoplasms. Recently, some groups have found that focal p53 expression in the primary tumor by immunohistochemistry is predictive of cancer recurrence after radical prostatectomy. Bcl-2 is an oncogene critically involved in the apoptosis, or programmed cell death. Overexpression of bcl-2 protein by immunohistochemistry has been commonly detected in advanced hormone refractory prost |
---|---|
ISSN: | 1300-5804 |