Comparison of mid-term angiographic results in diabetic and non-diabetic patients after coronary artery bypass grafting

Diabetes mellitus koroner bypass cerrahisi (CABG) uygulanan olgularda erken ve geç dönem sonuçlarını etkileyen bir risk faktörüdür. 1992-2001 yılları arasında konvansiyonel metodla CABG uygulanan olgulardan 101 diabetik ve 309 non-diabetik hastada operasyondan ortalama 53 ve 54 ay sonra anjiyografik...

Ausführliche Beschreibung

Gespeichert in:
Bibliographische Detailangaben
Veröffentlicht in:Türk Kardiyoloji Derneği arşivi 2003-09, Vol.31 (9), p.498-503
Hauptverfasser: ZORLUTUNA, Yaman, SÜZER, Kaya, TOKMAKOĞLU, Hilmi, FARSAK, Bora, KANDEMİR, Özer, GÜNAYDIN, Serdar, YORGANCIOĞLU, Cem, TEZCANER, Tevfik, ÖZER, Can
Format: Artikel
Sprache:eng
Schlagworte:
Online-Zugang:Volltext
Tags: Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
Beschreibung
Zusammenfassung:Diabetes mellitus koroner bypass cerrahisi (CABG) uygulanan olgularda erken ve geç dönem sonuçlarını etkileyen bir risk faktörüdür. 1992-2001 yılları arasında konvansiyonel metodla CABG uygulanan olgulardan 101 diabetik ve 309 non-diabetik hastada operasyondan ortalama 53 ve 54 ay sonra anjiyografik olarak greft açıklığı, yeni lezyon gelişimi ve reintervensiyon-reoperasyon oranları değerlendirildi. Ortalama yaş diabetik grupta 61.3 ±10.7 yıl, non-diabetik grupta 59.4 ±11.2 yıl saptandı. İki grup arasında preoperatif parametreler incelendiğinde kadın hasta oranı %26.7'ye karşı %11.7 (p=0,001), 3 damar hastalığı %55.4'e karşı %41.7 (p=0.02), sol ventrikül ejeksiyon fraksiyon değeri %54.5 ±8.9'a karşı %56.6 ±8.5 (p=0,03) saptandı. Diabetik grupta toplam 309, non-diabetik grupta toplam 902 distal anastomoz değerlendirildi. Buna göre her iki grupta sol internal mamari arterde ve safen vende açıklık oranı sırasıyla; %95.9'a, %94.6 (p>0,05) %79.6'a, %73.7 (p>0,05) olarak saptandı. Diabetik grupta 37 olguda (%36.6), non-diabetik grupta 79 (%25.6) olguda yeni lezyon gelişimi saptandı (p=0.04). Buna göre yeni lezyondan muaf olma oranı diabetik grupta %66.3, (%95 CI 81.4 '109.1 ay), non-diabetik grupta %76.6 (%95 CI: 98.5-118.8 ay) olarak saptandı (p>0.05). Reintervasyon oranı %32.7'ye, %27.5, (p>0.05) reoperasyon oranı ise %0 ve %0.6 (p>0.05) olarak saptandı. Buna göre reintervensiyon - reoperasyondan bağımsız yaşam oranı %67.3 (%95 CI: 84.7 -112.6 ay), %72,7 (%95 CI: 96-117 ay) olarak saptandı (p>0,05). Bu çalışmada CABG sonrası yeni lezyon gelişiminde diabet bağımsız bir risk faktörü olarak saptanmasına karşın orta dönemde diabetik ve non diabetik hastalarda greft açıklığı ve reintervasyon oranlarında istatistiksel olarak bir fark bulunamamıştır. Diabetes mellitus is an established independent risk factor for significant morbidity and mortality for coronary artery bypass grafting. The impact of diabetes on bypass graft patency, development of new lesions and the rates of reoperation, reintervention were assessed angiographically in 101 diabetic and 309 non-diabetic patients who had been operated between 1992-2001. The mean period of control angiography was 53.4 ±21.±2 vs 54.0 ±22.6 months. Compared with nondiabetic patients, the group with diabetes was older (61.3 ±10.7 years versus 59.4 ±11.2 years), comprised more women (26.7% versus 11.7% p=0,001), had more common triple-vessel disease (55.4 % versus 41.7%, p=0,02) and had lower ejection fract
ISSN:1016-5169