Tarihsel süreçte sivil toplum

Sivil toplumun ortaya çıkması, devlet alanını etkilemesi, sivil alanda belirlenen ihtiyaçların devletin düzenlemelerinde kendini bulabilmesi uzun ve karmaşık bir tarihsel sürecin ürünüdür. Tarihsel süreç içinde toplumsal sorunların değişmesi devlet ile sivil toplum arasındaki ilişkide tarafların rol...

Ausführliche Beschreibung

Gespeichert in:
Bibliographische Detailangaben
Veröffentlicht in:Edebiyat Fakültesi dergisi (Hacettepe Üniversitesi) 2010, Vol.27 (1), p.89-105
1. Verfasser: TAMER GÖZÜBÜYÜK, Mine
Format: Artikel
Sprache:tur
Schlagworte:
Online-Zugang:Volltext
Tags: Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
Beschreibung
Zusammenfassung:Sivil toplumun ortaya çıkması, devlet alanını etkilemesi, sivil alanda belirlenen ihtiyaçların devletin düzenlemelerinde kendini bulabilmesi uzun ve karmaşık bir tarihsel sürecin ürünüdür. Tarihsel süreç içinde toplumsal sorunların değişmesi devlet ile sivil toplum arasındaki ilişkide tarafların rollerinin de farklılaşmasına yol açmıştır. 1990'lı yıllardan itibaren gündelik söyleme hızla nüfuz eden ve herkesin diline yerleşen 'sivil toplum' kavramı, aslında felsefe ve siyaset tarihinde köklü bir geçmişi olan ve farklı tartışmalara yol açan bir içeriğe sahip olup her dönemde bu kavrama farklı anlamlar yüklenmiştir. Tarihsel süreçte sivil toplumun geçirdiği aşamalara bakıldığında tüm düşünürlerin sivil toplum kavramını kendi ideallerindeki toplum modelini yakalamak üzere tanımladıkları görülmektedir. 18. yüzyılın ortalarına kadar devlet ile sivil toplum arasında bir ayrım görülmezken sonraki dönemlerde devlet eksenli siyasal düşünce taraftarları ve birey eksenli siyasal düşünce taraflarınca kavrama yüklenilen anlamlarda farklılık görüldüğü tespit edilmiştir. Kavramın düşünce tarihindeki dönüşümü meselesinde, onun öncelikle sosyal sözleşmeci düşünürler tarafından, doğa halinin karşıtı olarak ele alındığı ve siyasi toplumla özdeş kılındığı görülmektedir. Kapitalist uygulamaların yoğunluk kazanması, mülk sahipleri arasındaki ilişkilerin artması ve pazar mekanizmasının gelişmesi sonucu, bu özdeşlik yerini sivil toplum-devlet düalizmine bırakmış ve sivil toplum-devlet ayrımındaki devlete karşı düşüncenin zayıfladığı dönem sonrası Tocqueville'nin çözümlemeleri ile devletin ancak sivil toplum sayesinde sınırlandırılabileceği ve bu bağlamda sivil toplum örgütlerinin tampon işlevi görerek bireyi devlete karşı koruduğu, özgürlüğün ve özerkliğin garantisi olduğu tespitine ulaşılmıştır. Dolayısıyla, sivil toplumu anlamak, onun siyasal düşünce tarihindeki farklı anlamları ve içerikleri üzerine bir incelemeyi zorunlu kılmaktadır. The emergence of civil society, its impact on the state, the inclusion of their needs in the state's regulations are the outcomes of a long and complex historical process. In the historical process, the changing social problems lead to the diversification of roles between the state and the civil society. The concept of civil society that has penetrated into daily discourse and become common since 1990's, indeed has a long history in the history of philosophy and politics. Different meanings are attributed to this concept during different periods.
ISSN:1301-5737