Devlet çıkarları mı? İnsan hakları mı? Türkiye ve Yunanistan basınında düzensiz göçle mücadele tartışmaları
18 Mart 2016 tarihinde Türkiye ve Avrupa Birliği (AB), Türkiye’den AB ülkelerine Yunanistan üzerinden gerçekleşen düzensiz göçün uluslararası hukuka uygun olarak önlenmesi ve insan kaçakçılığı şebekelerinin çökertilmesi için işbirliği yapmayı kabul etmiştir. Söz konusu mutabakat, devletlerin çıkarla...
Gespeichert in:
Veröffentlicht in: | Alternatif politika 2018-10, Vol.10 (3), p.427-456 |
---|---|
Hauptverfasser: | , |
Format: | Artikel |
Sprache: | tur |
Schlagworte: | |
Online-Zugang: | Volltext |
Tags: |
Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
|
Zusammenfassung: | 18 Mart 2016 tarihinde Türkiye ve Avrupa Birliği (AB), Türkiye’den AB ülkelerine Yunanistan üzerinden gerçekleşen düzensiz göçün uluslararası hukuka uygun olarak önlenmesi ve insan kaçakçılığı şebekelerinin çökertilmesi için işbirliği yapmayı kabul etmiştir. Söz konusu mutabakat, devletlerin çıkarlarına hizmet ederken insan hakları boyutuyla da tartışmalara neden olmaktadır. Bu çalışmadaki amaç, mutabakat koşullarının doğrudan etkilediği Türkiye ve Yunanistan’daki tartışmalarda mutabakatın çıkar boyutunun mu, insan hakları boyutunun mu ağır bastığının cevabını aramaktadır. Bu bağlamda, iki ülke basınının argümanları Habermas’ın İletişimsel Eylem Kuramı çerçevesinde bu iki kategoride incelenmiştir. Çalışma, Türkiye ve Yunanistan basınının 18 Mart mutabakatını eleştirmek ya da desteklemek için ağırlıklı olarak devlet çıkarları odaklı gerekçeler kullandığını, insan hakları odaklı gerekçelerin tartışmalarda önemli bir rol oynamadığını ortaya koymaktadır. Habermas’ın meşruiyet kavramından hareketle, basında insan hakları odaklı gerekçelerin tercih edilmemesi, 18 Mart Mutabakatı’nın Türkiye ve Yunanistan’da genel olarak devlet çıkarları boyutuyla ele alındığı çalışmanın temel iddiasıdır. |
---|---|
ISSN: | 1309-0593 1309-0593 |