NATO’ya üyelik sürecinde Türkiye-ABD İilişkileri ve Türk kamuoyundaki akisleri
Bütün dünyada büyük yıkımlara sebep olan İkinci Dünya Savaşı, savaşta yer alan ülkelerde ekonomik krizlere sebep olurken, Avrupa ve dünya güç dengelerinin değişmesini de tetikledi. İkinci Dünya Savaşı’ndan güçlenerek ve nüfuzunu artırarak çıkan, sadece Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyet Rusya old...
Gespeichert in:
Veröffentlicht in: | History studies : international journal of history 2019, Vol.11 (2), p.601-619 |
---|---|
1. Verfasser: | |
Format: | Artikel |
Sprache: | tur |
Schlagworte: | |
Online-Zugang: | Volltext |
Tags: |
Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
|
Zusammenfassung: | Bütün dünyada büyük yıkımlara sebep olan İkinci Dünya Savaşı, savaşta yer alan ülkelerde
ekonomik krizlere sebep olurken, Avrupa ve dünya güç dengelerinin değişmesini de tetikledi. İkinci
Dünya Savaşı’ndan güçlenerek ve nüfuzunu artırarak çıkan, sadece Amerika Birleşik Devletleri ve
Sovyet Rusya oldu. Savaştan güçlenerek çıkan Rusya, yayılmacı bir siyaset izlemeye başladı. Sovyet
Rusya’nın, Türkiye’den toprak ve boğazlarda üs talebinde bulunmaya başlaması, idarecileri
endişeye sevk etti. Bu tehditlere tek başına karşı koyamayacağını düşünen Türkiye, batılı devletlerle
özelliklede ABD nezdinde ittifak arayışlarına girişti. ABD’nin, Avrupa ülkelerini ekonomik yönden
güçlendirme projesi olan Marshall yardımlarından kısmen faydalanan Türkiye, bütün çabalarına
rağmen, 4 Nisan 1949’da Washington’da imzalan, Kuzey Atlantik Antlaşması’nda yer alamadı.
NATO’ya girme mücadelesini ısrarla sürdüren Türkiye, Birleşmiş Milletlerin Kore Savaşı’na asker
gönderilmesi çağrısını bir fırsat olarak gördüğünden olumlu cevap verdi. Türkiye’nin Kore’ye
asker göndermesi, ABD’nin Türkiye bakışının değişmesine sebep oldu. ABD’nin, 15 Mayıs 1951’de
Türkiye’nin NATO’ya kabul edilmesi yönündeki teklifi, 20 Eylül 1951’de NATO Bakanlar Konseyi
toplantısında kabul edildi. TBMM’nin 18 Şubat 1952’de onayı ile Türkiye NATO’ya girdi. Sovyet
Rusya tehdidini hisseden Türk kamuoyu ve basını da yaşanan süreci hassasiyetle takip etti. |
---|---|
ISSN: | 1309-4688 |
DOI: | 10.9737/hist.2019.732 |