Şeâir-i İslâm’ın oluşumunda Hz. İbrâhim (a.s.) şeriatının rolü
Simgeler ve semboller somut varlıkların, düşüncelerin, durumların basit işaretleridir. Var olan her şeyin bir simgesi olduğu gibi, İslâm Dini’nin de simge ve sembolleri vardır. Ve bunlara “Şeâir-i İslâm” denilmektedir. İslâm düşünce tarihinde ve medeniyetinde bir süreç içerisinde oluşan Şeâir-i İslâ...
Gespeichert in:
Veröffentlicht in: | Diyanet ilmi dergi 2017-05, Vol.53 (2), p.11-40 |
---|---|
1. Verfasser: | |
Format: | Artikel |
Sprache: | tur |
Schlagworte: | |
Online-Zugang: | Volltext |
Tags: |
Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
|
Zusammenfassung: | Simgeler ve semboller somut varlıkların, düşüncelerin, durumların basit işaretleridir. Var olan her şeyin bir simgesi olduğu gibi, İslâm Dini’nin de simge ve sembolleri vardır. Ve bunlara “Şeâir-i İslâm” denilmektedir. İslâm düşünce tarihinde ve medeniyetinde bir süreç içerisinde oluşan Şeâir-i İslâm’ın yani İslâm simge ve sembollerinin belirlenerek ortaya konması, içerisinde yaşadığımız dünyada daha da önemli bir hâl almıştır. Dinin tanınması, bilinmesi ve korunması, dolayısıyla sosyal ve küresel barışın oluşturulmasında onun simge ve sembollerine saygı duyulması gerekliliktir. Bu sebeple Allah’ın şeâirine saygı, Allah’ın koyduğu bütün hükümlere saygıyı içermektedir. Allah’ın emir ve yasaklarının zihnî kabulden uygulamaya geçirilmesinde Hz. İbrâhim’in şeriatının rolü dikkate değerdir. Onun pratiğe geçirdiği dinî uygulamalar ve Allah’a sunu-lan kulluk şekilleri, son elçi Hz. Muhammed tarafından da uygulanmaya devam edilmiştir. Hz. İbrâhim peygamber-den, Müslümanlara intikal eden şiârlar da bulunmaktadır ki bunları hac, Kâbe, kurban, sünnet olmak/ hıtân şeklinde sıralayabiliriz. |
---|---|
ISSN: | 1300-8498 1300-8498 |