Kara Kuvvetleri Lisan Okulu’nda Arapça Öğrenen Yetişkin Öğrencilerde Yabancı Dil Öğrenme Kaygısı

İletişim, küreselleşmenin getirdiği yeni dünya düzeninde birçok alanda önemli hale gelmiştir. Böylece dünyada koşulan dilleri bilen insanlara olan ihtiyaç artırmıştır. Bu olgu her yaştan insanı yabancı dil öğrenmeye teşvik etmektedir. Bu nedenle yabancı dil öğretimini kısa sürede etkili bir şekilde gerçekleştirmek amacıyla çeşitli yöntemler geliştirilmekte ve farklı teknolojiler kullanılmaktadır. Avrupa Birliği başta olmak üzere birçok uluslararası kurum her seviyedeki dil yeterliliklerini belirlemeye yönelik “tanımlama” çalışmaları yapmaktadır. Bu çalışmaların amacı ortak dil referans çerçevesi oluşturarak, yabancı dil yeterliliklerinde uluslararası standartlar oluşturmaktır. Öğretim kaynakları ve yöntemlerinde bu standartların dikkate alınması yabancı dil öğretimini bilimsel temellere dayalı etkin bir faaliyet haline getirmektedir. Aynı zamanda öğretim faaliyetinin ana unsuru olan öğrencinin yabancı dil öğrenimine karşı bireysel tutumu, öğretimin başarıya ulaşmasında büyük etkiye sahiptir. Özellikle yetişkin öğrencilerde sınıf ortamı ve yabancı dilin özellikleriyle ilgili oluşacak psikolojik tutum, öğrencinin dil becerilerini kazanmasıyla doğrudan ilişkilidir. Bu makalede; Kara Kuvvetleri Lisan Okulu’nda 32 hafta süreyle kurs gören yetişkin öğrencilerin yabancı dil olarak Arapça öğrenirken yaşadıkları kaygı durumlarını tespit etmek üzere 27 soruluk anket uygulanmıştır. Anketin amacı Arapça öğretim sürecinin her aşamasında yetişkin öğrencilerin yaşadıkları kaygı durumları ve bunların dil becerilerinin geliştirilmesine etkilerini (olumlu-olumsuz) ortaya çıkarmaktır. Anketten elde edilen verilerin içerik analizi yöntemiyle incelenmesi yapılarak, yetişkin öğrencilerin yaşadığı kaygı durumu ve Arapça öğrenimlerine etki derecesi tespit edilmeye çalışılmıştır. Yapılan analiz çalışmasında farklı dil becerilerine karşı öğrencilerin kaygı duyumları ile ilgili değerlendirmeler yapılmış ve Arapça öğreniminde yetişkin öğrencilerin yaşadığı kaygıların giderilmesine yönelik öneriler sunulmuştur.