Yükselen Piyasalar Olarak Polonya ve Türkiye: İktisadi Temas Alanları, Küresel Karşılaştırmalar ve Transatlantik Eğilimler

Polonya ve Türkiye, uluslararası raporlara göre, dünyanın en gelişen 30 ülkesi arasında yer almaktadır (Türkiye 9.; Polonya ise 19.sırada). Milli gelirde Polonya AB’nin en büyük 6. ve en fazla yabancı yatırımı çeken (Almanya’dan sonra) 2. ekonomisi iken, Türkiye ise dünyanın 17. büyük ekonomisidir....

Ausführliche Beschreibung

Gespeichert in:
Bibliographische Detailangaben
Veröffentlicht in:İşletme ve iktisat çalışmaları dergisi 2014-12, Vol.2 (4), p.92-109
Hauptverfasser: İrfan KALAYCI, Güller SAHİN, Halil İ. AYDIN
Format: Artikel
Sprache:tur
Schlagworte:
Online-Zugang:Volltext
Tags: Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
Beschreibung
Zusammenfassung:Polonya ve Türkiye, uluslararası raporlara göre, dünyanın en gelişen 30 ülkesi arasında yer almaktadır (Türkiye 9.; Polonya ise 19.sırada). Milli gelirde Polonya AB’nin en büyük 6. ve en fazla yabancı yatırımı çeken (Almanya’dan sonra) 2. ekonomisi iken, Türkiye ise dünyanın 17. büyük ekonomisidir. Polonya ile Türkiye arasında kurulan diplomatik ilişkilerin 600. yıldönümü (2014) nedeniyle yapılan bu çalışmada iki ülke şu üç açıdan değerlendirilmektedir: (1) Polonya ve Türkiye arasında tarihsel planda ve günümüzde birçok iktisadi temas (yatırım, dış ticaret ve turizm, vb.) alanı ve halen yürürlükte olan 12 tane iktisadi antlaşma bulunmaktadır. Örneğin, Gümrük Birliği, 6 milyar dolar civarındaki ticaret hacmini arttırmaya devam etmektedir. Son küresel mali kriz iki ülke arasındaki ilişkilerin istikrarını bozmamıştır. (2) Bazı küresel göstergelere göre iki ülkenin gelişmişlik düzeyi farklılık göstermektedir. Örneğin, her iki ülke yolsuzluk endeksi (CPI) bakımından 176 ülke arasında “orta temiz” (2012) ve özgürlük endeksi (IEF) bakımından “orta özgür” (2013) sayılırken; insani gelişme endeksi (HDI) bakımından Polonya “çok yüksek gelişmiş”, Türkiye ise “yüksek gelişmiş ülkeler” grubunda (2013) yer almıştır. (3) Ayrıca iki ülke birbirlerine olan tarihsel yakınlıktan dolayı benzer transatlantik eğilimlere de sahiptir. Örneğin her iki ülkede, AB yerine ABD’nin küresel liderliği daha fazla benimsenmektedir.
ISSN:2147-804X