İslâm aile vakıflarının mahiyeti ve fıkhi zemini: Meşruiyet sorgulamalarına eleştirel bir yaklaşım
Bir hayır ve yardımlaşma müessesesi olarak İslâm’ın ilk ortaya çıktığı andan itibaren uygulama alanı bulan vakıf kurumu, İslâm toplumlarında zamanla gelişerek yaygın bir kurum haline gelmiştir. Osmanlı Devleti dönemlerine gelindiğinde ise bu kurumları genişleyerek farklı hizmetleri uhdesine alan kur...
Gespeichert in:
Veröffentlicht in: | Cumhuriyet ilahiyat dergisi 2021-06, Vol.25 (1), p.311-330 |
---|---|
1. Verfasser: | |
Format: | Artikel |
Sprache: | eng ; tur |
Schlagworte: | |
Online-Zugang: | Volltext |
Tags: |
Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
|
Zusammenfassung: | Bir hayır ve yardımlaşma müessesesi olarak İslâm’ın ilk ortaya çıktığı andan itibaren uygulama alanı bulan vakıf kurumu, İslâm toplumlarında zamanla gelişerek yaygın bir kurum haline gelmiştir. Osmanlı Devleti dönemlerine gelindiğinde ise bu kurumları genişleyerek farklı hizmetleri uhdesine alan kurumlar haline gelmiştir. Böylelikle hayrî, zürri, avarız, hayvanlara yönelik vakıflar, imarethaneler, aşevleri, camiler, eğitim kurumları vs. gibi birçok farklı yapıda ve farklı amaca yönelik vakfın kurulduğu görülür. Vakfa ait gelirlerin farklı biçimlerde paylaştırıldığı vakıf çeşitleri de bu dönemde geliştirilmiştir. Vakfın amacına yönelik olarak gelişen vakıf çeşitlerinden biri de aile vakıflarıdır. Zürri, ehli, evlatlık gibi birçok farklı isimle nitelendirilen aile vakıfları Osmanlı’nın son dönemi ve Cumhuriyet döneminde hukuki açıdan çeşitli gerekçeler ile eleştirilmiş ve meşruiyeti sorgulanmıştır. Bu eleştirilerin ilk ortaya çıkışı daha çok oryantalist çalışmalarda görülmektedir. Bu çalışmalar neticesinde başlayan bu meşruiyet sorgulaması, Türk tarihçi ve hukukçular arasında da kaleme alınmış ve aile vakıflarının gayr-i meşru olduğuna yönelik iddialar temellendirilmeye çalışılmıştır. Zamanla bu eleştiriler aile vakfı özelinden çıkarak bütün bir İslam vakıf sistemini hukuki açıdan sorgular hale gelmiştir. Daha ziyade 19. yüzyılın sonlarından itibaren revaç bulan bu eleştirilerin gerekçeleri ve haklılık payının araştırılması günümüz vakıf sisteminin geliştirilebilmesi açısından da ayrı bir önemi haizdir. Çünkü bu eleştiriler neticesinde İslâm’ın ortaya çıkarıp geliştirdiği toplumsal birliktelik sağlayan en etkili kurumlardan biri olan vakıflar zamanla önemini yitirmiş ve kurulan vakıflarda gözle görülür bir azalma meydana gelmiştir. Daha önce kurulmuş olan vakıflar ise bir şekilde hukuki gerekçeler ileri sürülerek bireysel mülkiyete geçirilmiştir. Bu gerekçelerden hareketle çalışma, ortaya atılan bu iddiaların gerçeklik payını tespit etmeyi ve aile vakıflarının İslâm hukukundaki meşruiyetine ilişkin tartışmalara eleştirel bir yaklaşım sunmayı, bu sayede vakıf sisteminin İslam’daki hukuki zeminini gün yüzüne çıkarmayı hedeflemektedir. Aile vakıfları mahiyeti itibariyle vakfın gayesine yönelik bir vakıf çeşididir. Adı her ne kadar aile olarak nitelense de terimsel manada aile kavramından daha geniş nitelikte bir vakfı ifade etmektedir. Bu anlamda ilk olarak özel belirlenen kişilere sonrasında ise genel sadaka sınıflarından birine yapılan vakıfları ifade eder. Ö |
---|---|
ISSN: | 2528-9861 2528-987X |
DOI: | 10.18505/cuid.877866 |