Alî Nazîf’in Miftâhu’l-Bedâyi’den Tercüme ve Telif Yoluyla Ürettiği Belâgate Dair Eserler

Fars edebiyatında edebî sanatlar ve bazı şiir terimlerini ele alan eser yazma geleneği Râdûyânî (öl. 507/1114’ten sonra)’nin Tercümânü’l-Belâga’sı ile başlayıp Reşîdüddîn Vatvât (öl. 573/1177)’ın Hadâiku’s-Sihr fî Dekâiki’ş-Şi‘r adlı eseri ile önemli bir merhaleye ulaşmıştır. Vatvât’ın eseri konuyla...

Ausführliche Beschreibung

Gespeichert in:
Bibliographische Detailangaben
Veröffentlicht in:Humanitas (Namık Kemal Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi) 2024-03, Vol.12 (23), p.21-40
1. Verfasser: AKDAĞ, Ahmet
Format: Artikel
Sprache:eng
Online-Zugang:Volltext
Tags: Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
container_end_page 40
container_issue 23
container_start_page 21
container_title Humanitas (Namık Kemal Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi)
container_volume 12
creator AKDAĞ, Ahmet
description Fars edebiyatında edebî sanatlar ve bazı şiir terimlerini ele alan eser yazma geleneği Râdûyânî (öl. 507/1114’ten sonra)’nin Tercümânü’l-Belâga’sı ile başlayıp Reşîdüddîn Vatvât (öl. 573/1177)’ın Hadâiku’s-Sihr fî Dekâiki’ş-Şi‘r adlı eseri ile önemli bir merhaleye ulaşmıştır. Vatvât’ın eseri konuyla ilgili kendisinden sonra yazılan eserlerin temel başvuru kaynakları arasında yerini almıştır. Vahîd-i Tebrîzî’nin Miftâhu’l-Bedâyi isimli eseri de Vatvât’ın eserinin tesiriyle edebî sanatlar ve bazı şiir terimleri üzerine kaleme alınan eserlerdendir. Bu eser, 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın ilk yarısında yaşamış müelliflerden Alî Nazîf tarafından Tercüme-i Miftâhu’l-Bedâyi adıyla 1300/1882-83 yılında Türkçeye tercüme edilmiştir. Alî Nazîf, altı sene sonra bu tercümesini esas alarak Zînetü’l-Kelâm adlı eserini yazmıştır. Zînetü’l-Kelâm’da daha önce yazdığı tercümesine bazı eklemelerde bulunmuş ve tercümenin bazı kısımlarını eksiltmiştir. Her iki eser detaylı olarak analiz edildiğinde Zînetü’l-Kelâm’ın müstakil bir telif olmaktan ziyade daha önce yazılan tercümeden üretilen bir telif olduğu görülmektedir. Osmanlı telif geleneğinde başka dilden bir eserin Türkçeye aktarılması esnasında kaynak metne ilaveler yapma ve kaynak metinden eksiltme veya özetlemelerde bulunma geleneği çokça başvurulan bir usuldür. Söz konusu eserlerin tercüme addedilmesi yeterli olmadığından araştırmacılar tarafından bu eserleri ifade etmek için telif-tercüme terimi önerilmiştir. Alî Nazîf’in Zînetü’l-Kelâm’ı da telif-tercüme görünümüne sahip bir eserdir. Ancak bu eser, doğrudan kaynak bir metin yerine müellifin daha önce Miftâhu’l-Bedâyi üzerine yazdığı tercümesinden üretilmesi yönüyle tercümeden telif mahiyetindedir. Temelde bu hususları ele alan çalışmamız, iki bölümden müteşekkildir. Çalışmanın birinci bölümünde yaşadığı yüzyıl ve vefat tarihi konusunda kaynaklarda birbirinden farklı tarihler öne sürülen Vahîd-i Tebrîzî’nin yaşadığı zaman dilimi çeşitli karinelerden hareketle tespit edilmeye çalışılmış ve eserleri hakkında bilgi verilmiştir. Yine bu bölümde Alî Nazîf’in de hayatı ve eserlerine de kısaca değinilmiştir. İkinci bölümde ise Miftâhu’l-Bedâyi tercümesinde uygulanan yöntem ve bu tercümeden üretilen telif bir eser olması yönüyle Zînetü’l-Kelâm üzerinde durulmuştur. The tradition of writing works on literary arts and some poetic terms in Persian literature has began with Raduyani’s Tercüman al-Balaga and reached an important stage with Rashid al-Din Vatvat’s Hadaik
doi_str_mv 10.20304/humanitas.1389712
format Article
fullrecord <record><control><sourceid>crossref</sourceid><recordid>TN_cdi_crossref_primary_10_20304_humanitas_1389712</recordid><sourceformat>XML</sourceformat><sourcesystem>PC</sourcesystem><sourcerecordid>10_20304_humanitas_1389712</sourcerecordid><originalsourceid>FETCH-crossref_primary_10_20304_humanitas_13897123</originalsourceid><addsrcrecordid>eNpjYJAyNNAzMjA2MNHPKM1NzMssSSzWMzS2sDQ3NGJh4DQyNDHXNbCwiOBg4C0uzjIwMDA0NbKwNDTgZEh3zDm8TsEvserwurRHDTMz8xR8M9NKDi_KKAXycnSdUlMOL6rMBLJTUvMUQlKLkg_vyU1VKEsFsnMy0xQi83NKK3MSFQ7PKUotKck8Mj9TwSk15_Ci9MSSVAWXxMwiBdfi1KKc1CIeBta0xJziVF4ozc1g5OYa4uyhm1yUX1xclJoWX1CUmZtYVBlvaBAP9kk83CfxUJ8Yk6UJAEqQYHY</addsrcrecordid><sourcetype>Aggregation Database</sourcetype><iscdi>true</iscdi><recordtype>article</recordtype></control><display><type>article</type><title>Alî Nazîf’in Miftâhu’l-Bedâyi’den Tercüme ve Telif Yoluyla Ürettiği Belâgate Dair Eserler</title><source>Elektronische Zeitschriftenbibliothek - Frei zugängliche E-Journals</source><creator>AKDAĞ, Ahmet</creator><creatorcontrib>AKDAĞ, Ahmet</creatorcontrib><description>Fars edebiyatında edebî sanatlar ve bazı şiir terimlerini ele alan eser yazma geleneği Râdûyânî (öl. 507/1114’ten sonra)’nin Tercümânü’l-Belâga’sı ile başlayıp Reşîdüddîn Vatvât (öl. 573/1177)’ın Hadâiku’s-Sihr fî Dekâiki’ş-Şi‘r adlı eseri ile önemli bir merhaleye ulaşmıştır. Vatvât’ın eseri konuyla ilgili kendisinden sonra yazılan eserlerin temel başvuru kaynakları arasında yerini almıştır. Vahîd-i Tebrîzî’nin Miftâhu’l-Bedâyi isimli eseri de Vatvât’ın eserinin tesiriyle edebî sanatlar ve bazı şiir terimleri üzerine kaleme alınan eserlerdendir. Bu eser, 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın ilk yarısında yaşamış müelliflerden Alî Nazîf tarafından Tercüme-i Miftâhu’l-Bedâyi adıyla 1300/1882-83 yılında Türkçeye tercüme edilmiştir. Alî Nazîf, altı sene sonra bu tercümesini esas alarak Zînetü’l-Kelâm adlı eserini yazmıştır. Zînetü’l-Kelâm’da daha önce yazdığı tercümesine bazı eklemelerde bulunmuş ve tercümenin bazı kısımlarını eksiltmiştir. Her iki eser detaylı olarak analiz edildiğinde Zînetü’l-Kelâm’ın müstakil bir telif olmaktan ziyade daha önce yazılan tercümeden üretilen bir telif olduğu görülmektedir. Osmanlı telif geleneğinde başka dilden bir eserin Türkçeye aktarılması esnasında kaynak metne ilaveler yapma ve kaynak metinden eksiltme veya özetlemelerde bulunma geleneği çokça başvurulan bir usuldür. Söz konusu eserlerin tercüme addedilmesi yeterli olmadığından araştırmacılar tarafından bu eserleri ifade etmek için telif-tercüme terimi önerilmiştir. Alî Nazîf’in Zînetü’l-Kelâm’ı da telif-tercüme görünümüne sahip bir eserdir. Ancak bu eser, doğrudan kaynak bir metin yerine müellifin daha önce Miftâhu’l-Bedâyi üzerine yazdığı tercümesinden üretilmesi yönüyle tercümeden telif mahiyetindedir. Temelde bu hususları ele alan çalışmamız, iki bölümden müteşekkildir. Çalışmanın birinci bölümünde yaşadığı yüzyıl ve vefat tarihi konusunda kaynaklarda birbirinden farklı tarihler öne sürülen Vahîd-i Tebrîzî’nin yaşadığı zaman dilimi çeşitli karinelerden hareketle tespit edilmeye çalışılmış ve eserleri hakkında bilgi verilmiştir. Yine bu bölümde Alî Nazîf’in de hayatı ve eserlerine de kısaca değinilmiştir. İkinci bölümde ise Miftâhu’l-Bedâyi tercümesinde uygulanan yöntem ve bu tercümeden üretilen telif bir eser olması yönüyle Zînetü’l-Kelâm üzerinde durulmuştur. The tradition of writing works on literary arts and some poetic terms in Persian literature has began with Raduyani’s Tercüman al-Balaga and reached an important stage with Rashid al-Din Vatvat’s Hadaik al-Sihr fi Dakaik al-Sihr. Vahid al-Tabriz’'s Miftah al-Badayi is one of the works on literary arts and some poetic terms written under the influence of Vatvat’s work. This work was translated into Turkish by Ali Nazif, with the title Tercüme-i Miftah al-Badayi in 1300/1882-83. Six years after writing his translation, Ali Nazif wrote Zinet al-Kalam based on this work. In Zinet al-Kalam, the author made some additions to his previous translation and omitted some parts of the translation. When both works are analysed in detail, it is understood that Zinet al-Kalam is not an independent work, but rather a work produced from the translation of an earlier work. In the Ottoman copyright tradition, it is a common practice to add to, subtract from or summarise the source text when translating a work from another language into Turkish. Since it is not sufficient to consider these works as translations, the term original-translation has been proposed by researchers to express these works. Ali Nazif’s Zinet al-Kalam is also a work close to original-translation. However, this work is a original work based on the author’s previous translation of Miftah al-Badayi. In the first part of this study, the time period in which Vahid al-Tabrizi lived, whose century of life and date of death are suggested to be different from each other in the sources, was tried to be determined based on various clues and information about his works was given. In the second part, that the method applied in the translation of Miftah al-Badayi is analysed, and Zinet al-Kalam as an original work produced from this translation is emphasised.</description><identifier>ISSN: 2147-088X</identifier><identifier>DOI: 10.20304/humanitas.1389712</identifier><language>eng</language><ispartof>Humanitas (Namık Kemal Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi), 2024-03, Vol.12 (23), p.21-40</ispartof><lds50>peer_reviewed</lds50><woscitedreferencessubscribed>false</woscitedreferencessubscribed><cites>FETCH-crossref_primary_10_20304_humanitas_13897123</cites><orcidid>0000-0001-7895-1293</orcidid></display><links><openurl>$$Topenurl_article</openurl><openurlfulltext>$$Topenurlfull_article</openurlfulltext><thumbnail>$$Tsyndetics_thumb_exl</thumbnail><link.rule.ids>315,782,786,27931,27932</link.rule.ids></links><search><creatorcontrib>AKDAĞ, Ahmet</creatorcontrib><title>Alî Nazîf’in Miftâhu’l-Bedâyi’den Tercüme ve Telif Yoluyla Ürettiği Belâgate Dair Eserler</title><title>Humanitas (Namık Kemal Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi)</title><description>Fars edebiyatında edebî sanatlar ve bazı şiir terimlerini ele alan eser yazma geleneği Râdûyânî (öl. 507/1114’ten sonra)’nin Tercümânü’l-Belâga’sı ile başlayıp Reşîdüddîn Vatvât (öl. 573/1177)’ın Hadâiku’s-Sihr fî Dekâiki’ş-Şi‘r adlı eseri ile önemli bir merhaleye ulaşmıştır. Vatvât’ın eseri konuyla ilgili kendisinden sonra yazılan eserlerin temel başvuru kaynakları arasında yerini almıştır. Vahîd-i Tebrîzî’nin Miftâhu’l-Bedâyi isimli eseri de Vatvât’ın eserinin tesiriyle edebî sanatlar ve bazı şiir terimleri üzerine kaleme alınan eserlerdendir. Bu eser, 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın ilk yarısında yaşamış müelliflerden Alî Nazîf tarafından Tercüme-i Miftâhu’l-Bedâyi adıyla 1300/1882-83 yılında Türkçeye tercüme edilmiştir. Alî Nazîf, altı sene sonra bu tercümesini esas alarak Zînetü’l-Kelâm adlı eserini yazmıştır. Zînetü’l-Kelâm’da daha önce yazdığı tercümesine bazı eklemelerde bulunmuş ve tercümenin bazı kısımlarını eksiltmiştir. Her iki eser detaylı olarak analiz edildiğinde Zînetü’l-Kelâm’ın müstakil bir telif olmaktan ziyade daha önce yazılan tercümeden üretilen bir telif olduğu görülmektedir. Osmanlı telif geleneğinde başka dilden bir eserin Türkçeye aktarılması esnasında kaynak metne ilaveler yapma ve kaynak metinden eksiltme veya özetlemelerde bulunma geleneği çokça başvurulan bir usuldür. Söz konusu eserlerin tercüme addedilmesi yeterli olmadığından araştırmacılar tarafından bu eserleri ifade etmek için telif-tercüme terimi önerilmiştir. Alî Nazîf’in Zînetü’l-Kelâm’ı da telif-tercüme görünümüne sahip bir eserdir. Ancak bu eser, doğrudan kaynak bir metin yerine müellifin daha önce Miftâhu’l-Bedâyi üzerine yazdığı tercümesinden üretilmesi yönüyle tercümeden telif mahiyetindedir. Temelde bu hususları ele alan çalışmamız, iki bölümden müteşekkildir. Çalışmanın birinci bölümünde yaşadığı yüzyıl ve vefat tarihi konusunda kaynaklarda birbirinden farklı tarihler öne sürülen Vahîd-i Tebrîzî’nin yaşadığı zaman dilimi çeşitli karinelerden hareketle tespit edilmeye çalışılmış ve eserleri hakkında bilgi verilmiştir. Yine bu bölümde Alî Nazîf’in de hayatı ve eserlerine de kısaca değinilmiştir. İkinci bölümde ise Miftâhu’l-Bedâyi tercümesinde uygulanan yöntem ve bu tercümeden üretilen telif bir eser olması yönüyle Zînetü’l-Kelâm üzerinde durulmuştur. The tradition of writing works on literary arts and some poetic terms in Persian literature has began with Raduyani’s Tercüman al-Balaga and reached an important stage with Rashid al-Din Vatvat’s Hadaik al-Sihr fi Dakaik al-Sihr. Vahid al-Tabriz’'s Miftah al-Badayi is one of the works on literary arts and some poetic terms written under the influence of Vatvat’s work. This work was translated into Turkish by Ali Nazif, with the title Tercüme-i Miftah al-Badayi in 1300/1882-83. Six years after writing his translation, Ali Nazif wrote Zinet al-Kalam based on this work. In Zinet al-Kalam, the author made some additions to his previous translation and omitted some parts of the translation. When both works are analysed in detail, it is understood that Zinet al-Kalam is not an independent work, but rather a work produced from the translation of an earlier work. In the Ottoman copyright tradition, it is a common practice to add to, subtract from or summarise the source text when translating a work from another language into Turkish. Since it is not sufficient to consider these works as translations, the term original-translation has been proposed by researchers to express these works. Ali Nazif’s Zinet al-Kalam is also a work close to original-translation. However, this work is a original work based on the author’s previous translation of Miftah al-Badayi. In the first part of this study, the time period in which Vahid al-Tabrizi lived, whose century of life and date of death are suggested to be different from each other in the sources, was tried to be determined based on various clues and information about his works was given. In the second part, that the method applied in the translation of Miftah al-Badayi is analysed, and Zinet al-Kalam as an original work produced from this translation is emphasised.</description><issn>2147-088X</issn><fulltext>true</fulltext><rsrctype>article</rsrctype><creationdate>2024</creationdate><recordtype>article</recordtype><recordid>eNpjYJAyNNAzMjA2MNHPKM1NzMssSSzWMzS2sDQ3NGJh4DQyNDHXNbCwiOBg4C0uzjIwMDA0NbKwNDTgZEh3zDm8TsEvserwurRHDTMz8xR8M9NKDi_KKAXycnSdUlMOL6rMBLJTUvMUQlKLkg_vyU1VKEsFsnMy0xQi83NKK3MSFQ7PKUotKck8Mj9TwSk15_Ci9MSSVAWXxMwiBdfi1KKc1CIeBta0xJziVF4ozc1g5OYa4uyhm1yUX1xclJoWX1CUmZtYVBlvaBAP9kk83CfxUJ8Yk6UJAEqQYHY</recordid><startdate>20240314</startdate><enddate>20240314</enddate><creator>AKDAĞ, Ahmet</creator><scope>AAYXX</scope><scope>CITATION</scope><orcidid>https://orcid.org/0000-0001-7895-1293</orcidid></search><sort><creationdate>20240314</creationdate><title>Alî Nazîf’in Miftâhu’l-Bedâyi’den Tercüme ve Telif Yoluyla Ürettiği Belâgate Dair Eserler</title><author>AKDAĞ, Ahmet</author></sort><facets><frbrtype>5</frbrtype><frbrgroupid>cdi_FETCH-crossref_primary_10_20304_humanitas_13897123</frbrgroupid><rsrctype>articles</rsrctype><prefilter>articles</prefilter><language>eng</language><creationdate>2024</creationdate><toplevel>peer_reviewed</toplevel><toplevel>online_resources</toplevel><creatorcontrib>AKDAĞ, Ahmet</creatorcontrib><collection>CrossRef</collection><jtitle>Humanitas (Namık Kemal Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi)</jtitle></facets><delivery><delcategory>Remote Search Resource</delcategory><fulltext>fulltext</fulltext></delivery><addata><au>AKDAĞ, Ahmet</au><format>journal</format><genre>article</genre><ristype>JOUR</ristype><atitle>Alî Nazîf’in Miftâhu’l-Bedâyi’den Tercüme ve Telif Yoluyla Ürettiği Belâgate Dair Eserler</atitle><jtitle>Humanitas (Namık Kemal Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi)</jtitle><date>2024-03-14</date><risdate>2024</risdate><volume>12</volume><issue>23</issue><spage>21</spage><epage>40</epage><pages>21-40</pages><issn>2147-088X</issn><abstract>Fars edebiyatında edebî sanatlar ve bazı şiir terimlerini ele alan eser yazma geleneği Râdûyânî (öl. 507/1114’ten sonra)’nin Tercümânü’l-Belâga’sı ile başlayıp Reşîdüddîn Vatvât (öl. 573/1177)’ın Hadâiku’s-Sihr fî Dekâiki’ş-Şi‘r adlı eseri ile önemli bir merhaleye ulaşmıştır. Vatvât’ın eseri konuyla ilgili kendisinden sonra yazılan eserlerin temel başvuru kaynakları arasında yerini almıştır. Vahîd-i Tebrîzî’nin Miftâhu’l-Bedâyi isimli eseri de Vatvât’ın eserinin tesiriyle edebî sanatlar ve bazı şiir terimleri üzerine kaleme alınan eserlerdendir. Bu eser, 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın ilk yarısında yaşamış müelliflerden Alî Nazîf tarafından Tercüme-i Miftâhu’l-Bedâyi adıyla 1300/1882-83 yılında Türkçeye tercüme edilmiştir. Alî Nazîf, altı sene sonra bu tercümesini esas alarak Zînetü’l-Kelâm adlı eserini yazmıştır. Zînetü’l-Kelâm’da daha önce yazdığı tercümesine bazı eklemelerde bulunmuş ve tercümenin bazı kısımlarını eksiltmiştir. Her iki eser detaylı olarak analiz edildiğinde Zînetü’l-Kelâm’ın müstakil bir telif olmaktan ziyade daha önce yazılan tercümeden üretilen bir telif olduğu görülmektedir. Osmanlı telif geleneğinde başka dilden bir eserin Türkçeye aktarılması esnasında kaynak metne ilaveler yapma ve kaynak metinden eksiltme veya özetlemelerde bulunma geleneği çokça başvurulan bir usuldür. Söz konusu eserlerin tercüme addedilmesi yeterli olmadığından araştırmacılar tarafından bu eserleri ifade etmek için telif-tercüme terimi önerilmiştir. Alî Nazîf’in Zînetü’l-Kelâm’ı da telif-tercüme görünümüne sahip bir eserdir. Ancak bu eser, doğrudan kaynak bir metin yerine müellifin daha önce Miftâhu’l-Bedâyi üzerine yazdığı tercümesinden üretilmesi yönüyle tercümeden telif mahiyetindedir. Temelde bu hususları ele alan çalışmamız, iki bölümden müteşekkildir. Çalışmanın birinci bölümünde yaşadığı yüzyıl ve vefat tarihi konusunda kaynaklarda birbirinden farklı tarihler öne sürülen Vahîd-i Tebrîzî’nin yaşadığı zaman dilimi çeşitli karinelerden hareketle tespit edilmeye çalışılmış ve eserleri hakkında bilgi verilmiştir. Yine bu bölümde Alî Nazîf’in de hayatı ve eserlerine de kısaca değinilmiştir. İkinci bölümde ise Miftâhu’l-Bedâyi tercümesinde uygulanan yöntem ve bu tercümeden üretilen telif bir eser olması yönüyle Zînetü’l-Kelâm üzerinde durulmuştur. The tradition of writing works on literary arts and some poetic terms in Persian literature has began with Raduyani’s Tercüman al-Balaga and reached an important stage with Rashid al-Din Vatvat’s Hadaik al-Sihr fi Dakaik al-Sihr. Vahid al-Tabriz’'s Miftah al-Badayi is one of the works on literary arts and some poetic terms written under the influence of Vatvat’s work. This work was translated into Turkish by Ali Nazif, with the title Tercüme-i Miftah al-Badayi in 1300/1882-83. Six years after writing his translation, Ali Nazif wrote Zinet al-Kalam based on this work. In Zinet al-Kalam, the author made some additions to his previous translation and omitted some parts of the translation. When both works are analysed in detail, it is understood that Zinet al-Kalam is not an independent work, but rather a work produced from the translation of an earlier work. In the Ottoman copyright tradition, it is a common practice to add to, subtract from or summarise the source text when translating a work from another language into Turkish. Since it is not sufficient to consider these works as translations, the term original-translation has been proposed by researchers to express these works. Ali Nazif’s Zinet al-Kalam is also a work close to original-translation. However, this work is a original work based on the author’s previous translation of Miftah al-Badayi. In the first part of this study, the time period in which Vahid al-Tabrizi lived, whose century of life and date of death are suggested to be different from each other in the sources, was tried to be determined based on various clues and information about his works was given. In the second part, that the method applied in the translation of Miftah al-Badayi is analysed, and Zinet al-Kalam as an original work produced from this translation is emphasised.</abstract><doi>10.20304/humanitas.1389712</doi><orcidid>https://orcid.org/0000-0001-7895-1293</orcidid></addata></record>
fulltext fulltext
identifier ISSN: 2147-088X
ispartof Humanitas (Namık Kemal Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi), 2024-03, Vol.12 (23), p.21-40
issn 2147-088X
language eng
recordid cdi_crossref_primary_10_20304_humanitas_1389712
source Elektronische Zeitschriftenbibliothek - Frei zugängliche E-Journals
title Alî Nazîf’in Miftâhu’l-Bedâyi’den Tercüme ve Telif Yoluyla Ürettiği Belâgate Dair Eserler
url https://sfx.bib-bvb.de/sfx_tum?ctx_ver=Z39.88-2004&ctx_enc=info:ofi/enc:UTF-8&ctx_tim=2024-12-04T21%3A09%3A44IST&url_ver=Z39.88-2004&url_ctx_fmt=infofi/fmt:kev:mtx:ctx&rfr_id=info:sid/primo.exlibrisgroup.com:primo3-Article-crossref&rft_val_fmt=info:ofi/fmt:kev:mtx:journal&rft.genre=article&rft.atitle=Al%C3%AE%20Naz%C3%AEf%E2%80%99in%20Mift%C3%A2hu%E2%80%99l-Bed%C3%A2yi%E2%80%99den%20Terc%C3%BCme%20ve%20Telif%20Yoluyla%20%C3%9Cretti%C4%9Fi%20Bel%C3%A2gate%20Dair%20Eserler&rft.jtitle=Humanitas%20(Nam%C4%B1k%20Kemal%20U%CC%88niversitesi%20Fen-Edebiyat%20Faku%CC%88ltesi)&rft.au=AKDA%C4%9E,%20Ahmet&rft.date=2024-03-14&rft.volume=12&rft.issue=23&rft.spage=21&rft.epage=40&rft.pages=21-40&rft.issn=2147-088X&rft_id=info:doi/10.20304/humanitas.1389712&rft_dat=%3Ccrossref%3E10_20304_humanitas_1389712%3C/crossref%3E%3Curl%3E%3C/url%3E&disable_directlink=true&sfx.directlink=off&sfx.report_link=0&rft_id=info:oai/&rft_id=info:pmid/&rfr_iscdi=true