Osmanlı’da Bir Meşâriku’l-Envâr Hâşiyesi: Derviş Ali b. Muhammed’in Envâru’l-Meşârik’i
Osmanlı medrese çevrelerinde hadis ilmi ile ilgili en çok kullanılan kaynaklardan biri Sagânî'nin Meşâriku'l-envâr'ıdır. Bu eser, İbn Melek ve Ekmeleddin Bâbertî'nin şerhleriyle otoritesini pekiştirmiştir. Bu otoritenin bir göstergesi olarak Osmanlı'da Meşârik ve şerhleri ha...
Gespeichert in:
Veröffentlicht in: | Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi (SAUIFD) 2023-05, p.121-152 |
---|---|
1. Verfasser: | |
Format: | Artikel |
Sprache: | tur |
Online-Zugang: | Volltext |
Tags: |
Tag hinzufügen
Keine Tags, Fügen Sie den ersten Tag hinzu!
|
Zusammenfassung: | Osmanlı medrese çevrelerinde hadis ilmi ile ilgili en çok kullanılan kaynaklardan biri Sagânî'nin Meşâriku'l-envâr'ıdır. Bu eser, İbn Melek ve Ekmeleddin Bâbertî'nin şerhleriyle otoritesini pekiştirmiştir. Bu otoritenin bir göstergesi olarak Osmanlı'da Meşârik ve şerhleri hakkında pek çok çalışma yapılmıştır. Ancak çoğunlukla yazma eser halinde bulunan bu çalışmalar hakkında günümüzde yapılan bilimsel değerlendirmeler yeterli olmayıp bazıları hakkında hiçbir araştırma dahi yoktur. Hakkında araştırma bulunmayan bu eserlerden birisi de Derviş Ali’nin Envâru'l-Meşarik'idir. Eser, Meşâriku’l-envâr’la birlikte İbn Melek ve Babertî'nin Meşârik şerhleri hakkında yazılmış hacimli bir hâşiyedir. Mevcut araştırmalar bu eseri Ali Dede el-Bosnevî’ye (ö. 1007/1598) nispet etmektedir. Ancak bu nispet hatalı gözükmektedir. Envâru’l-meşârik’te müellif ismi olarak açıkça ismi geçen Derviş Ali b. Muhammed ile Ali Dede el-Bosnevî’nin aynı kişiler olup olmadığı bu makalenin sorularından biridir. Bu sorunun cevabı eserin nüshalarından elde edilen bilgilerle Ali Dede’nin hayatının örtüştüğü ve örtüşmediği yerlerin mukayesesi neticesinde elde edilecektir. Bu şekilde hayatı hakkında bilgi bulunmayan Derviş Ali’ye dair veriler toplanacaktır. Çalışmanın diğer yönü ise eserin hâşiye olması bakımından incelenmesidir. Bu amaçla eserin içeriğinde ele alınan malumat değerlendirilip hangi kaynakların kullanıldığı ve hangi konulara nasıl temas edildiğine işaret edilerek hadis ilmine dair yazılmış bir hâşiyenin özellikleri işlenecektir. Böylelikle hem Osmanlı ilim anlayışında önemli bir yer tutan hâşiyelerin ilmî katkısına işaret edilerek şerh-hâşiye kültürünün anlaşılmasına katkıda bulunmak, hem dönemin hadis çalışmalarına bir örnek sunmak, hem de bir alimin -ilerde oluşturulabilecek- biyografisine veriler sunmak hedeflenmektedir.
Sagānî's Mashāriq al-Anwār is one of the most used sources about the science of hadith in the Ottoman Empire. This work reinforced its authority with the commentaries of Ibn Melek and Ekmeleddin Bāberti. Many studies have been done about Mashāriq and its commentaries in the Ottoman Empire. Most of them are in manuscript form, and some do not even have introductory information. One of these works, about which there is no study, is Darwīsh Ali's Anwār a'l-Mashāriq. The work is a voluminous hāshiya written about the commentaries of Ibn Malak and Bābartī together with Mashāriq al-Anwār.
Studies attribute this work to Ali Dede el-Bosnawi (d. 1007-1598). However, this |
---|---|
ISSN: | 2146-9806 |
DOI: | 10.17335/sakaifd.1256488 |